Yeni yılın ilk saatleri… Yeni yılın ilk kitabı hangisi olsun
diye sordum kendime ve baş ucumdaki raflara göz gezdirdim: Peyami Safa?
Matmazel Noraliya’nın Koltuğu yeni bitti, üzerine Fatih Harbiye’yi bir çırpıda
okuyuverdim ve henüz okumamış olduğum Sözde Kızlar da orada öylece duruyor.
Henüz okumamış olduğum… ‘’(…)Ve sana söylemek istediğim en güzel söz, henüz söylememiş olduğum sözdür.’’
Henüz okumamış olduğum diye düşününce, aklıma Nâzım’dan bu dize geldi ve
Ne Güzel Şey Hatırlamak Seni isimli
şiir kitabına uzandı elim. Yeni yılın ilk kitabı da böylece belli oldu. Şiirlerden
daha evvel okumuş olduklarım vardı elbet ama ne fark eder? Şiir zamansız değil
midir, her daim ilk defaymışçasına okunabilir.
Ara sıra olası cennetimi düşünürüm. (Varsa, olacaksa.) Öte
yandan tüm yüzsüzlüğümle, kişisel bir cennet tasvir etmekten utansam da… Bana
bir cennet vaat edilecekse, cümlelerini okuyup da içime koca bir ‘of’ çektiren
yazarlardan olmalı içinde. İliklerime kadar hissettiğim bu cümlelerin, bende
tam anlamıyla ne gibi hisler uyandırıyor olduğunu tabiri caiz ise elle tutmak
istiyorum, cennet bunu bana vaat edebilir mi? His dediğimiz şeyleri sonunda
anlayabilir miyim?
Şimdiye dek yeryüzünde ifade edilmiş bir takım hisler ve
düşünceler için birikmiş binlerce teşekkürüm var. Bu teşekkürler ki adresleri
olsa koşa koşa varacaklar oraya… Cennetimden dileğim budur: Ölmüş yazarlarıma
teşekkür edebilmek istiyorum. Ve anlamak: nasıl oluyor da bir cümleleriyle böyle hissettirebiliyorlar. Ve ben, Türkçe gibi zengin bir dilden, bu 'böyle'yi anlatmaya uygun sıfatı bir türlü bulamıyorum. İçime damlıyor o cümleler. Oysa ne zamanımız, ne ruhumuz,
ne de ruhumuzun rastgeldiği olaylar, kişiler aynı…
Yeni yıla pürüzsüz bir giriş yaptım. Yeni yıldan, sadece
yeni yıl olduğu için bir şeyler beklemiyorum. Bunun yerine, hayatımdan genel
olarak beklediklerim üzerine düşünmeye karar verdim. Aksi halde, intervaller
işin içine girince zahirî hayalkırıklıkları oluyor. Aslında bu söylediğim, öyle
tınlamamasına rağmen iyimser bir cümle. Yine de uykum öyle zorluyor ki burada
açıklamaya uğraşmayacağım, cümlelerin bir ucunu bile tutamıyorum. Öyleyse, yeni
yılın ilk uykusuna doğru…
Herkese en güzelinden günler geceler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder